Sabancı Rüzgarda Büyümeye Devam Edecek

Sabancı Holding Enerji Grup Başkanı Selahattin Hakman rüzgar enerjisi sektörünün yerel ve küresel konumu ile Sabancı’nın enerji piyasasına yönelik hedefleri hakkında açıklamalarda bulundu.

19 Mart 2011

Selahattin Hakman açıklamasında tüm dünyada enerji arz güvenliği ve iklim değişikliğine yönelik kaygıların çevre dostu yeni teknolojilerin kullanılmasını kaçınılmaz kıldığını kaydetti.

Hakman bu çerçevede ülkelerin karondioksit emisyonlarını azaltan ve elektrik arz kaynaklarının çeşitliliğini artıran yenilenebilir enerji kaynaklarından elektrik üretimini teşvik eden önlemlerin de desteği ile özellikle rüzgar enerjisinin hızla geliştiğini ve IEA verilerine göre önümüzdeki 25 yıl boyunca yıllık ortalama yüzde 10 hızla büyümeye devam edeceğini, 2008’de küresel elektrik arzındaki payı yüzde 1 olan rüzgar enerjisi sektörünün bu payının 2035’e gelindiğinde yüzde 8 olacağını ifade etti.

Türkiye’nin de enerji politikasında kaynak çeşitliliği yaratmak amacı ile yerli ve yenilenebilir enerji kaynakları öncelikli olarak belirlediğini ifade eden Selahattin Hakman 2023 yılında yenilenebilir enerjilerin elektrik üretimindeki payının en az yüzde 30 olmasının hedeflendiğini hatırlatırken, sözlerine şu şekilde devam etti;

”Rüzgar enerjisi teknolojilerinin diğer yenilenebilir enerji kaynaklarına kıyasla daha olgunlaşmış teknolojiler olması nedeniyle, rüzgar potansiyeli yüksek alanlarda rüzgar enerjisinden elektrik üretimi rekabetçi olmakta. Bu durum, son yıllarda Türkiye’de rüzgar enerjisinin toplam elektrik üretiminden aldığı payı artırsa da, portföy içerisindeki oran halen düşük. Rüzgar enerjisinin 2009 yılında Türkiye elektrik üretiminden aldığı yüzde 0,8 pay, 2010 yılında yüzde 1,3’e yükseldi. Kurulu güç açısından bakıldığında rüzgar enerjisi kurulu gücünün son bir yılda yaklaşık yüzde 75 artış göstererek mevcut bin 358 megavat seviyesine ulaştığı görülüyor.”

Rüzgar enerjisinde yatırım maliyetlerin megavat başına 1 milyon avro olmasının diğer enerji kaynaklarına göre yüksek görünmesine rağmen bu yatırımların işletme maliyetlerinin düşük olduğuna dikkat çekerken bu enerji üretiminde ham madde maliyeti olmamasının ise rüzgar enerjisini cazip hale getirdiğini söyledi. Hakman ayrıca üzgar enerjisinden elektrik üretiminin süreklilik göstermemesi nedeniyle, arz güvenliği için dengeli portföy dağılımına sahip olunmasının da şart olduğunu da sözlerine ekledi.

Sabancı Holding Enerji Grubu Başkanı Hakman, Enerjisa’nın 2015 yılında en az 5 bin MW kurulu güç ile Türkiye elektrik piyasasında ulaşacağı yüzde 10 pazar payı ile sektörün lider oyuncusu olmayı hedeflediğini söylerken, sözlerine şöyle devam etti;

”Üretim portföyünü büyüten ve çeşitlendiren Enerjisa’nın, rüzgar enerjisi alanındaki ilk yatırımı 2011 yılı Şubat ayı sonunda açılışı gerçekleştirilen Çanakkale Rüzgar Enerjisi Santrali’dir. Ayrıca, 39 megavat kurulu gücündeki Dağpazarı Rüzgar Enerjisi Santrali’nin de 2011 yılı sonu ya da 2012 yılı başında devreye alınması planlanmakta. Enerjisa Grubu’nun 2015 yılı için hedeflediği portföy yapısında rüzgar enerjisinin payının, yüzde 5-10 olması öngörülüyor.”