Yerli elektrikli araç desteği elemesinde son 10 firma kaldı

Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Nihat Ergün TÜBİTAK’ın yerli elektrikli araç teknolojisi alanında yaptığı çağrı sonrasındaki ilerlemeler hakkında bilgi verdi

29 Temmuz 2013

Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Nihat Ergün, TÜBİTAK’ın yerli elektrikli araç teknolojisi alanında yaptığı çağrıya 20 konsorsiyumun başvurduğunu, TÜBİTAK tarafından yapılan değerlendirme sonucunda ise 10 projenin ikinci aşamaya geçmeye hak kazandığını açıkladı.

Bakan Nihat Ergün açıklamasında başvurular arasında otobüs ve hafif ticari araç projeleri olduğunu da kayderken, çağrıda müşteri kurum olarak yer alan Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’nın, üretilecek araç segmentine bağlı olarak 5 yıl boyunca toplam 200 araç alımı yapacağını ve yerli elektrikli araçların kamu alımlarında da yer alması için teşvik çalışmalarının etkinleştirileceğini söyledi.

TÜBİTAK tarafından 18 Şubat 2013’de duyurusu yapılan çağrının amacı olarak elektrikli araç teknolojilerinden kritik nitelikte olan bileşenlerin yerli olarak geliştirilmesi ve buna bağlı olarak geliştirilen bu bileşenlerin kullanıldığı yerli bir elektrikli araç üretilmesi olduğu belirtilmişti. Duyuruda destek miktarının ise onaylanan projelere göre belirleneceği kaydedilmişti.

Desteklenecek projelerin 4 yıl içinde tamamlanması gerekiyor iken, TÜBİTAK, sahip olduğu fikri haklarını, aracın Türkiye’de üretilmesi ve 5 yıl süreyle üretim ve satış garantisi verilmesi durumunda üretici kuruluşa devredecek.

TÜBİTAK Başkanı Prof. Dr. Yücel Altunbaşak ise Kasım ayında yaptığı bir açıklamada şunları kaydetmişti; “Yanmalı motordan, elektrikli motora geçerken teknik bir kırılım var. Pek çok parametre değişecek. Onlar değiştiği zaman yeni fırsatlar yaratacak. O fırsatlar da şimdiden öngörmeliyiz. Bunu tek başına TÜBİTAK yapamaz. Buna KOBİ´ler de el atmalı. Orada özel sektöründe içine çekecek bir teknoloji platformu yapalım. Yatırımın büyük bir kısmını belki TÜBİTAK yapacak ama belli bir noktaya getirdikten sonra bunu bütün sanayiye açacağız. Marka çıkarmak isteyen varsa lisans parası almadan ´buyursun gelsin yapsın´ diyeceğiz. Burada iki teknolojinin geliştirilmesi gerekiyor. Biri akü teknolojisi çünkü fiyatlarının ucuzlaması gerekiyor. Diğeri akü değişim teknolojisi. Onun dışında zaten teknoloji çok basitleşiyor. İçten yanmalı motordan elektrikli otomobile geçince teknoloji yarı yarıya basitleşiyor. Oradaki fırsatı değerlendirmek istiyoruz. Kilometre başına yakıt sarfiyatı çok düşüyor. Normal bir otomobil 25 – 30 kuruş yakarken, 5 – 6 kuruşa düşüyor. Cari açığa da iyi bir ilaç olacak.”