Türkiye’deki çatı kurulumlarının geri ödeme süreleri 2030’da 2 yıla kadar inebilir

ABD merkezli Enerji Ekonomisi ve Finansal Analiz Enstitüsü (IEEFA) Türkiye’nin çatı tipi güneş enerjisi pazarının potansiyelini inceleyen bir rapor yayınladı.

“Yeni Teşvikler Türkiye’nin Çatı Tipi Güneş Enerjisi Sektörünü Aydınlatıyor” başlıklı rapordaki modelleme çalışmasına göre dünyanın farklı ülkelerinden gerçekleştirilen başarılı örneklere benzer uygun politikalar Türkiye’deki 4 kW güce sahip konut tipi bir güneş enerjisi yatırımının geri ödeme süresini hali hazırda 11 yıl olan seviyeden 2020’de 7 yıla, 2030’da ise 2 yıla kadar indirebilir.

Raporda kullanılan modellemede Türkiye’deki enerji fiyatları enflasyonu, güneş enerjisi sistem maliyetlerindeki gerileme temel alınırken ayrıca bu yatırımlara yönelik olarak diğer dünya ülkelerindeki yürürlüktekilere benzer destekler ve alım fiyatları artışları göz önüne alınmış.

Çalışmadaki hesaplamalara göre 2019 yılı başında geri ödeme süreleri 16 yıl olan olan konut tipi güneş enerjisi kurulum maliyetleri, yıl içinde devreye giren düzenlemelerin ardından 11 yıla gerilemiş durumda.

Mevcut düzenlemelerin değişmediği ve yeni destekler uygulanmadığı takdirde ise yalnızca sistem fiyatlarındaki gerilemelerin etkisi ile bu süreler 2025’de 7, 2030’da ise 4,5 yıla gerileyebilecek.

Bununla birlikte bazı destek uygulamalarının devreye girmesi halinde geri ödeme süreleri mevcut durumda 6,6 yıla, 2030’da ise yalnızca 2 yıla düşebilir.

Çalışmada bu uygulamalar ise; güneş enerjisi kurulumlarına uygulanan %18’lik KDV ile yaklaşık 5.000 TL olan sabit idari maliyetlerin kaldırılması, yakın dönemdeki yüksek enflasyon ekonomisinde %12 olan kredi faizlerinin bu kurulumlar için %5 olarak uygulanması ve mahsuplaşma desteği seviyesinin Almanya’da uygulanan satın alım garantisi seviyelerine çıkarılması olarak sıralanıyor.

Almanya’ya denk bir satın alım garantisi olarak ise iki ülke arasındaki satın alma gücü paritesine göre yapılan hesaplama sonrasında, mahsuplaşma bedelinin 0,36 TL’den 0,68 TL/kWh’ye yükseltilmesi öneriliyor.

Raporda Türkiye’deki güneş paneli fiyatlarının rekabetçi ülkelerin %25 altında olduğu belirtilirken, yerli güneş enerjisi modüllerini imalat sanayiini teşvik ederek veya modülleri daha rekabetçi bir fiyatla ithal ederek maliyetleri düşürebileceği de savunuluyor.

Raporla ilgili yayınlanan basın açıklamasında raporun yazarlarından Ekonomist Bengisu Özenç Türkiye’nin güneş enerjisi kapasitesinin, yalnızca son 3-4 yıl içinde gösterdiği yüksek performansla bugün itibarıyla 6 GW sınırını geçmiş durumda olduğuna dikkat çekerken, bu yılın Mayıs ayında yürürlüğe giren aylık mahsuplaşma düzenlemesini de söz konusu
potansiyeli harekete geçirmek üzere önemli bir adım olarak değerlendirdiklerini ve ek teşviklerle
bu düzenlemenin çok daha fazla güçlendirilebileceğine inandıklarını vurguladı.

Çalışmaya buraya tıklayarak ulaşabilirsiniz.