Türkiye Spitsbergen anlaşmasına taraf oldu
Arktik bölgesinde iklim değişikliği araştırmalarında kolaylık sağlanacak
Türkiye Cumhuriyeti’nin Spitsbergen ile İlgili Olarak 9 Şubat 1920 Tarihinde Paris’te İmzalanan Antlaşmaya Katılmamızın Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Resmî Gazete’nin bugünkü sayısında yayımlandı.[1]
Anlaşmaya dahil olmaya dair kanun teklifi 6 Ekim 2022 tarihli TBMM Dışişleri Komisyonu’nda kabul edilmişti. Kanunun yayımlanması ile Türkiye anlaşmaya taraf olan 50’inci ülke oldu.
Türkiye bölge ile özellikle TÜBİTAK öncülüğünde iklim değişikliğine yönelik olarak arktik bölgesinde 2019 yılında başlatılan bilimsel araştırmalar dolayısı ile bölge ile yakından ilgilenmeye başlamıştı.
Birinci Dünya Savaşı sonrasında imzalanmıştı
Kuzey Buz Denizi’nde Norveç’le kuzey kutbu arasında yer alan Svalbard Takımadaları uzun süre herhangi bir devlete ait olmamış, fakat bölgede kömür madenciliği gibi faaliyetlerin ortaya çıkması ile ortaya çıkan kanuni boşlukların giderilme ihtiyacı ortaya çıkmıştı.
Birinci Dünya Savaşı sonrasında Versay Barış Antlaşması müzakereleri sırasında konunun gündeme gelmesi ile 9 Şubat 1920 tarihinde Paris’te imzalanan Antlaşma ile Norveç’e, takımadalar üzerinde tam ve mutlak egemenlik hakkı verilmişti.Anlaşmamın yürürlüğe girdiği 1925 yılında da bölgenin adı Svalbard olarak değiştirilmişti.
Anlaşma ile anlaşmaya taraf olan devletlerin vatandaşlarına da, Svalbard takımadalarına, karasularına, fiyordlarına ve limanlarına giriş ve adalarda oturma hakkı; balıkçılık ve avlanma hakkı; denizcilik, endüstriyel, madencilik ve ticari alanlarda faaliyetlerde bulunma hakkı ve mal-mülk edinilmesi ve kullanım hakları tanınmıştı.
Bölgeye TÜBİTAK tarafından üç bilimsel sefer gerçekleştirdi
Kanun teklifinin görüşüldüğü Dışişleri Komisyonu toplantısında konuşan TÜBİTAK-MAM kutup Araştırmaları Enstitüsü Müdürü Burcu Özsoy, bölgenin küresel ısınma ve iklim değişikliğinin etkilerine yönelik araştırmaları açısından sahip olduğu öneme vurgu yapmış ayrıca anlaşmaya taraf olunması ile Türkiye’nin bölgede kabiliyetinin artırılması, ticaret rotalarında kendi tecrübelerimizin oluşması, denizcilik faaliyetleri, ortak altyapı projelerinin geliştirilmesi ihtimalinin de artacağını söylemişti.
Türkiye’den akademisyenler son olarak 2023 yılı Ağustos ayında, üçüncü kez bölgeye gitmişler ve o tarihte ortalama sıcaklığın en yüksek ölçüldüğü 2023 Temmuz ayında iklim değişikliğinin daha iyi anlaşılmasına yönelik çalışmalar yaptılar.
Sefer ekibi, yaklaşık 5 bin 500 kilometre seyir yaparak 81 derece kuzey enleminde başlayan deniz buzlarını, iklim değişikliği sebebiyle parçalanarak denize karışan buzulları, Svalbard takım adası ile seyir boyunca geçtikleri Barents Denizi’nde kambur, Minke balinaları, yunus, fok türleri, mors, kutup ayısı ve onlarca kuş türünü gözlemlemişti.
Ekip ayrıca sefer kapsamında Barents Denizi’nde deniz ve canlı bilimleri, balıklar ve deniz canlıları olmak üzere Arktik Okyanusu’na adapte ekosistemler, fitoplanktonlar, denizdeki insan kaynaklı kirleticilerin belirlenmesi, deniz suyunun fiziksel parametrelerinin takibi, mikroplastik gibi , denizel alanda atmosferik kirlilik gözlemleri, meteorolojik gözlemler, yeni ticaret rotalarının çevreye etkileri ve dönemsel incelenmesi, deniz buzlarının gözlemlenmesi ve deniz memelilerinin takibi gibi çalışmalar da yapmıştı.