Siemens Finans Türkiye’ye Geliyor

Siemens Türkiye CEO’su Hüseyin Gelis Siemens’in ana sponsorluğunda devam eden Troia ören yeri kazı çalışmalarına destek vermek amacıyla gittiği Çanakkale’de basın mensuplarının sorularını cevaplandırdı.

Hüseyin Gelis Siemens’in Türkiye rüzgar türbini parkının şu an için 100 MW düzeyinde olduğunu ve bu türbinleri Danimarka’dan getirdiklerini söylerken, Türkiye’de rüzgar türbini yapacakları bir üretimin anlamlı olması için bu rakamın 300 MW seviyesine ulaşması gerektiğini ifade etti.

Gelis Türkiye’de şu an lisansı alınmış olan proje sayısının 4 GW olduğunu, buna ilave olarak 5 yıl içinde 8 GW’lık lisansın ihalesinin de yapılacağını ve Türkiye’nin 2023 yılı için rüzgar enerjisinde 20 GW’lık kurulu güce ulaşma hedefi olduğunu da hatırlatırken, bu nedenle 3-4 yıl içinde Türkiye’de rüzgar türbinleri için kanat üretmelerinin söz konusu olabileceğini ifade etti.

Sektörde konsolidasyonların kaçınılmaz olduğunu da iddia eden Hüseyin Gelis’e göre 3 yıl içinde büyük firmaların lisans satın almaları yolu ile Türkiye rüzgar enerjisi sektöründeki firma sayısı 8 olacak.

Siemens’in Türkiye’de en dinamik olduğu yenilenebilir enerji alanının rüzgar enerjisi olmak ile beraber güneş enerjisinde de beş yıl içinde büyüme planları olduğunu söyleyen Hüseyin Gelis ayrıcaTürkiye’de HES yatırımları da olduğunu, doğrudan Siemens olarak 30 MW’lık su projelerinde yer almak ile beraber bu alanda çok sayıda ortaklıkları olduğunu da sözlerine ekledi.

Siemens Türkiye CEO’su aynı zamanda halihazırda Almanya ve İngiltere’de proje finansmanı alanında faaliyet yürüten Siemens Bank’ın Türkiye’ye gelmek için çalışmalar başlattığını, bu hedefe yönelik olarak BDDK ile bankacılık lisansı almaya yönelik görüşmelere başladığını ve bir yıl içinde Türkiye’de faaliyete başlayabileceği bilgisini de verdi. Kurulacak banka projeleri olan yatırımcılara finansman desteği sunacak.

Siemens Yenilenebilir Enerji Bölüm Yöneticisi Sinan Bubik ise Siemens tarafından Enerjisa için anahtar teslim olarak gerçekleştirilen 30 MW’lık Mahmudiye RES’i gazetecilere gezdirirken 2010 yılında Türkiye’de 2 GW’lık rüzgar enerjisi üretimi yapıldığını ve bu pazarın büyüklüğünün 1 milyar avro olduğunu kaydetti.

Türkiye’de halihazırda 980 rüzgar türbini bulunduğunu söyleyen Sinan Bubik toplam 530 MW kurulu güce sahip olan bu türbinlerin 200 adedinin 2010 yılı içinde dikildiğini ve 2013 yılında ise 1.000 MW’ı aşkın güce sahip olacak 400 türbinin dikileceğini tahmin ettiklerini ifade etti.

Sinan Bubik iki yıl önce dünyada tüketilen 20 bin teravat saat enerjinin yalnızca yüzde 3’ünün yenilenebilir enerjiden sağlanmak ile beraber 2030 da aynı oranın yüzde 17 seviyesine çıkmasının öngörüldüğünü, bunun da yarısının rüzgardan sağlanacağının beklendiğini söyledi.

Hüseyin Gelis ise 2030’a kadar enerji çeşitlemesinin çok zaman alacağından ve ekonomik büyüme sonucu artan enerji ihtiyacı için Türkiye’nin nükleer enerjiye de ihtiyaç duyduğunu söylerken sözlerine şu şekilde devam etti;

‘’Sırf rüzgârla, sırf yenilenebilir enerji ile artan talebi karşılamak mümkün değil. Nükleerden başka çaremiz yok. Ama yeterli bilgimiz de yok. Ama nükleerden kaçmak Türkiye için çok zor. Portfolyoyu geniş tutmamız gerekiyor.”