Sektörde Hayal Kırıklığı

Enerji Bakanı Taner Yıldız hükümetin YEK tasarısına yaklaşımı ile ilgili açıklama yaptı. Yılmaz hükümetin rüzgara 5.5, güneşe ise 10 avro sent teşvik verileceğini açıkladı, yatırımcılara göre bu rakamlar çok düşük

20 Temmuz 2010

Nükleer enerji için 10 avro/sent’lik satın alma garantisi veren Türkiye, yenilenebilir enerjide aynı cömertliği sergileyemiyor. Enerji Bakanı Taner Yılmaz, Türkiye’de rüzgara 5.5, güneşe ise 10 avro sent teşvik verileceğini açıkladı. Yatırımcılar bu satın alma fiyatları ile yatırım yapılmasının imkansız olduğu görüşünde.

Enerji Bakanı Taner Yıldız, Yenilenebilir Enerji Kanunu’ndaki değişikliklerin bu hafta TBMM’ye gelebileceğini, rüzgarda 5.5 avro/cent, hidroelektrikte 5.5 avro/sent, jeotermalde 8 avro/sent, güneşte 10 avro/sent, biyokütlede ise 12 avro/sent teşvik uygulamayı düşündüklerini söyledi. Bakan Yıldız, bu açıklamayı Nahçıvan ile Türkiye arasında doğalgaz boru hattı inşası ile ilgili anlaşmayı imzalamak üzere Nahçıvan’a giderken uçakta gazetecilere yaptı.

Yıldız’ın verdiği rakamlar, sektöre yatırım yapmayı düşünen potansiyel yatırımcılar tarafından kabul edilemez bulunuyor. Yıldız rüzgarda 5.5 euro/cent, güneşte ise 10 avro/sent rakamını nasıl belirlediklerini şöyle izah etti: “Rüzgarda bu fiyatı değiştirmeyi kesinlikle düşünmüyoruz. Zira rüzgar santrali kurulum maliyetleri 130 iken kriz sonrasında 100’e geriledi. Yani zaten önemli miktarda bir indirim oldu. Daha fazla teşvik vermenin bir anlamı yok. Güneş ise bizim milli kaynağımız. Almanya 800 saatlik güneş için 28 avro/sent teşvik veriyor. Bizim güneşimiz bölgesine göre 1800 saat ile 2100 saat arasında değişiyor. Dolayısıyla bizim uygulayacağımız teşvik aynı oranda düşük olmalı. Aksi takdirde yurtdışına sermaye transfer etmiş oluruz”

Yatırım maliyeti düştü

Bakanın açıklamalarına karşılık Alman Enercon’un Satış Pazarlama Müdürü Arif Güngör, fiyatlarda önemli bir düşüş olmadığını söyledi. Polat Enerji Genel Müdürü Zeki Eriş de 7 avro/sent’in altındaki bir fiyatın yatırımcıyı kurtarmayacağını ifade etti. Hükümetin enerji politikaları da, Yıldız’ın verdiği rakamlarla yeniden sorgulanmaya başladı. Bu konuda gelen eleştiriler şu noktalarda yoğunlaşıyor:

– Türkiye nükleere 15 sene boyunca ortalama 10 avro/sent yani 12.5 dolar sent alım garantisi verip, Rus nükleer teknolojisine para bulabiliyor. Ancak sıra kendi yenilenebilir kaynaklarımıza gelince para çıkmıyor.

– Rüzgarda 10 bin, hidroda 15 bin megawat’lık lisans var. Bu yatırımların gerçekleşebilmesi için gerekli olan yatırım tutarı 30 milyar eurodur. Bu fiyatlarla özsermaye gerekliliği 10-12 milyar euro civarındadır. Daha altına finansörler destek vermez. Yatırımcının bu tutarı bulması mümkün değildir. Düşünün ki yıllardır otomotive yatırım yapan Türkiye’nin toplam yatırımı 2 milyar euro seviyesinde.

– Türkiye, rüzgarda 1000 megawat’lık yatırımı ile övünürken rüzgar kalitesi Türkiye’den daha düşük olan İspanya 20 bin megawat’lık rüzgar enerjisini hayata geçirmiştir. Yunanistan rüzgar yatırımcısına 9 avro/sent ve 20 yıl alım garantisi vermektedir. Her konuda AB’yi örnek gösterenler neden bu fiyatları dikkate almazlar?

– Borsada 6.5 avro/sent satış fiyatı varken, 5.5 avro/sent’lik rakam teşvik ifadesini hak etmemektedir.

Sinop’taki santral için yeni yatırımcıya açığız

Sinop’ta yapılacak nükleer santralle ilgili olarak Güney Kore ile yapılan anlaşmada bir sorun olmadığını belirten Enerji Bakanı Taner Yıldız, yeni yatırımcılara da açık olduklarının mesajını verdi. Ruslar’la Akkuyu için yapılan anlaşmanın TBMM’den geçmesinin konuya ne kadar ciddi baktıklarının bir işareti olduğunu kaydeden Yıldız, “Bu anlaşma ciddiyetimizin, kararlılığımızın dışa vurumu demektir. Biz her zaman ciddiyiz diyoruz. Ancak bunun dışa vurumu önemli. Yeni teklifler gelir diye düşünüyoruz Sinop için” dedi.