“Rüzgar YEKA’sı için aksiyon zamanı”

İstanbul Sanayi Odası (İSO) ilk Rüzgar YEKA ihalesini kazanan Siemens Gamesa-Türkerler-Kalyon Ortak Girişim Grubu ile yerli sanayicileri bir araya getiren bir etkinlik düzenledi.

Odakule’de gerçekleştirilen etkinlikte konuşan yenilenebilir Enerji Genel Müdürü Oğuz Can, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı Milli Enerji ve Maden Politikası ile arz güvenliği, yerlileştirme ve öngörülebilirlik olarak üç saç ayağına dayanan politikalar geliştirildiğini söyledi.

Bu politikalardan birinin de Yenilenebilir Enerji Kaynak Alanları Modeli (YEKA) olduğunu belirten Oğuz Can bu modeli geliştirirken “Daha çok yerli daha yenilenebilir” sloganıyla yola çıktıklarını kaydetti.

Türkiye’nin elektrik üretiminde yenilenebilir enerjinin payının gün geçtikte arttığını söyleyen Can halihazırda bu payın, ağırlıklı olarak hidroelektrik kaynaklı olmak üzere, yüzde 30 düzeyinde olduğunu ifade etti.

Rüzgar YEKA modelindeki yerli üretim şartı hakkında bilgi veren YEGM Müdürü Oğuz Can sözlerini şu şekilde sürdürdü;

“Rüzgar enerji sistemlerinde yaklaşık 8 bin parçadan bahsediyoruz. Biz 33 ana grup oluşturduk. Bu gruplandırma sonrasında ortak akıl ile yüzde 65 yerlilik şartını getirdik. İhaleye dünyanın en iyi sekiz firması katıldı. Şimdi ise aksiyon zamanı. Dolayısıyla Enerji Bakanımızın da geçen hafta İSO Enerji Verimliliği Ödül Töreni’nde belirttiği üzere, sizlerle Ortak Girişim Grubunun buluşmasını çok anlamlı buluyor, İSO’ya teşekkür ediyorum.”

Oğuz Can’dan sonra Siemens Gamesa-Türkerler-Kalyon Ortak Girişim Grubu’nu temsilen Simens Gamesa Türkiye CEO’su Hakan Yıldırım katılımcılara Rüzgar YEKA’sı çalışmaları hakkında bilgi verdi.

Konuşmaların ardından ise Siemens-Türkerler-Kalyon Ortak Girişim Grubu ve 64 yerli sanayici arasında ikili görüşmeler gerçekleştirildi.

1.000 MW’lık rüzgar gücü yüzde 65’lik yerli üretim oranı ile inşa edilecek

Siemens Gamesa-Türkerler-Kalyon konsorsiyumu 3 Ağustos 2017 tarihinde düzenlenen ilk Rüzgar YEKA yarışmasını, kilovat saat başına verdikleri 3,48 dolar-sentlik teklifleri ile kazanmışlardı.

Konsorsiyum bu sayede Türkiye’nin beş ayrı bölgesinde sağlanacak alanlarda toplamda 1.000 MW’lık rüzgar enerjisi yatırımını hayata geçirme  ve 49 yıllık lisans hakkı elde edecek bu santrallerde üretilecek elektriği 15 yıl boyunca teklif fiyatından satma hakkını kazanmışlardı.

Bununla birlikte ihalede yüksek yerlilik oranlarına dayalı yerli üretim ve Ar-Ge şartları bulunuyordu.

Bu şartlar gereği konsorsiyumun, Türkiye’de yıllık en az 400 MW veya 150 adet üretim kapasiteli bir türbin üretim fabrikası kurması gerekiyor. Bu fabrikada üretilecek türbinlerin güçleri ise en az 2,3 MW olacak.

İhale sözleşmesi imzalanmasından sonra en fazla 21 ay içinde devreye girmiş olması gereken fabrikada aynı zamanda kanat, jeneratör tasarımı, malzeme teknolojileri ve üretim teknikleri, yazılım ve yenilikçi dişli kutusu geliştirme gibi 5 ayrı alanın en az üçünde 10 yıl boyunca Ar-Ge çalışması yapılması gerekiyor.

Bu Ar-Ge çalışmaların yıllık bütçesinin en az 5 milyon dolar olması ve çalışmalarda en az yüzde 80’i Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olmak üzere en az 50 teknik personel görev alması da ihalenin şartları arasındaydı.