Rusya’da Gördüklerimi Görseydiniz Güneşe Daha Fazla Sarılırdınız!

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Hilmi Güler, Stratejik Teknik Ekonomik Araştırmalar Merkezi (STEAM) tarafından İstanbul’da düzenlenen ”Türkiye’de Güneş Enerjisi” ana temalı, Uluslararası Enerji Arenasında yaptığı konuşmada, dinamik bir sektör olan enerjinin Türkiye’de çok daha dinamik olduğunu belirterek, yatırımlar açısından Türkiye’nin, dünyanın en aktif üç ülkesinden biri olduğunu vurguladı.

Türkiye’nin güneş enerjisinde büyük potansiyeli bulunduğunu vurgulayan Güler, ”Enerji sektöründe çok iddialıyız ve öyle olmamız gerekir. Türkiye’de doğru bilinen yanlışlarla, yanlış bilinen doğruların iç içe geçtiği bir ortamda, bilen ve bilmeyenin zaman zaman karıştığı ve bunların komplikasyonlarının aynı zamanda ilerlemeyi de bir parça geciktirdiğini unutmamamız lazım. İşte böyle bir ortamda zaman zaman akrobasi yaptığımız da oldu” şeklinde konuştu.

Yoğun ve aktif bir yatırımcı ortamıyla karşı karşıya olduklarını ifade eden Güler, ”Şimdi yeni bir enerji türü olan güneş yatırımcılarıyla karşı karşıyayız. Burada da çok yoğun bir çalışma yaptık, bu çalışmalarla bir piyasa oluşturduk” dedi.

Türkiye’nin şu anda sağlam bir altyapıya sahip ülke durumunda olduğunu, bu durumu da olaylarla test ettiklerini dile getiren Güler, konuşmasını şöyle sürdürdü:

”İşte en son Rusya’dan Ukrayna üzerinden gelen doğal gaz kesintisi… Pek çok ülkede milli güvenlik kurulları toplanırken, olağanüstü hal ilan edilirken, ülkemiz bunu hissetmedi bile. Aldığımız tedbirlerle yer altı depoları LNG terminalleri, boru hatları, yeni kaynaklar… Bu çalışmalar neticesinde biz göreve başladığımız günkü Türkiye’nin günlük tüketimi olan 40 milyon metreküplük gazın 17 gün boyunca sıfır çektiği dönemde, bizde elektrik kesintisi, doğal gaz kesintisi, sanayide kesintiye rastlamadık. Altyapısı güçlü bir ülke olarak bu testten geçtik. Bu gerçek bire bir test çok önemli.”

”Yanlış Yöne Giden Bir Tren Vardı”

Hilmi Güler, daha önce doğal gaz ağırlıklı bir sistem bulunduğunu, bu sistemde yanlış yöne giden bir tren olduğunu, bu trenin yanlış yöne gitmemesi için önce rayları değiştirerek doğru yöne döşediklerini ifade etti.

Şimdi yerli kaynaklar ve yenilenebilir ağırlı bir sistemi geliştirdiklerini ve güneş atlası çıkardıklarını dile getiren Güler, şunları kaydetti:

”Şimdi sıra güneşte, güneşi gerçekleştireceğiz. Türkiye’de güneş enerjisinden elde edilecek elektrik 56 bin megavatlık doğal gaz santraline denk düşüyor. Böyle bir potansiyelimiz var. Bu çok önemli bir miktar. Tabii ki bu potansiyelin hepsini uygulamaya geçirmemiz beklenmeyebilir. Ama aslında ben bunun çok daha üstünde de olabileceğini düşünüyorum. Rüzgarda ise 48 bin megavatlık bir potansiyel var. 2020 yılına kadar 20 bin megavatı kuracağız.”

Davetli olarak birkaç gün içinde iki kez Rusya’ya gittiğini hatırlatan Güler, ”Orada neler olduğunu, neler tartışıldığını sizler de görmüş olsaydınız, şimdi güneş enerjisine ve diğer enerjilere daha fazla sarılırdınız ki zaten sarılıyorsunuz” dedi.

Katılımcılara Nasrettin Hoca’nın ”ayın kuyuya düşmesi” ile ilgili fıkrasını da anlatan Güler, ”Aslında ay, güneş, gökyüzündeydi. Ama biz milyonlarca yıldır bu doğal kaynağı kullanmayı akıl etmedik. Şimdi sırası geldi. Elimizi ayağımızı yaktıktan sonra geldi. Ama bundan sonra elimizi ayağımızı yakmayalım” diye konuştu. (AA)