Plastik sektörü için ‘’Sanayi Dönüşüm Fonu’’ kurulmalı
PAGEV Başkanı Eroğlu plastik sektörünün ücretli poşet düzenlemesine hazırlıksız yakalandığını savundu
Türk Plastik Sanayicileri Araştırma, Geliştirme ve Eğitim Vakfı (PAGEV) plastik poşet üreten 200’e yakın firma temsilcisinin katılımı ile poşetlerin ücretli hale gelmesini plastik sektörüne etkisini değerlendiren ve sektörün yol haritasının konuşulduğu bir toplantı gerçekleştirdi.
PAGEV Başkanı Yavuz Eroğlu 15 Ocak 2019 günü düzenlenen toplantıda yaptığı konuşmada, çevre ve sanayinin birlikte düşünülmesi gerektiğini fakat yaşanan süreçte poşetlerle ilgili gündemde bilinçli tüketimin geri planda kaldığını söyledi.
Eroğlu konuşmasının devamında şunları kaydetti;
“Plastik sektörü 37 milyar dolara yakın ciroya sahip, 11 bin firmanın faaliyet gösterdiği 250 bin kişiye istihdam sağlayan, direk ve dolaylı ihracatı 12 milyar doları bulan, dünyada altıncı Avrupa’da ise ikinci sırada olan bir sektördür. Türkiye ekonomisine bu kadar katkı yapan bir sektörün zarar görmemesi gerekir.
Sanayicilerimiz bu hızlı geçişten dolayı sıkıntı yaşıyor. Yapılan yatırımların ortalama 7 senede kendini amorti ettiği düşünülürse firmaların aldıkları makinelerin borçlarını henüz ödemeden üretimlerinin en az yüzde 50 düşmesi firmalar açısından bir yıkım olacaktır. Bankalar bugünden bile alışveriş poşeti üreticilerini takibe almış durumda ve süreci yakından izliyor. Üretici firmaların dönüşüm süreçlerinin travmatik olmaması ve hedeflenen yeni alternatif poşet üretimleri için bu dönüşümün sanayide de desteklenmesi şarttır. Yurtdışında buna benzer uygulamalar yapılmıştır. Örneğin Fas’ta Ulusal Sanayi Dönüşüm Fonu oluşturuldu. Bu süreçte plastik poşetlerden alınan paranın belli bir kısmı firmaların dönüşümüne katkı sağlamak için kullanıldı. Bizim de beklentimiz 20 bin çalışanı ile yıllık 300 bin tonluk üretim yapan bu sektörün dönüşümü için gerekli tedbirlerin alınmasıdır.
KOSGEB, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı, Ticaret Bakanlığı’nın içinde olduğu bir yapı ile Sanayi Dönüşüm Fonu oluşturulması gerektiğini düşünüyoruz. Alışveriş poşetlerinden alınan paranın bir kısmı bu fonda kullanılabilir. Böylece bu dönüşümden etkilenen firmalar belirlenerek bu fondan desteklenebilir. Bu destek paketinde hibeler, dönüşüm için geri ödemesiz dönemli krediler ve hali hazırdaki kredi borçlarının yapılandırılması bulunmalıdır. Ayrıca alışveriş poşeti üretiminde dönüşüm sağlayan yeni yatırımların şu an geri dönüşüm tesisleri yatırımlarında olduğu gibi Türkiye’nin neresinde yapılırsa yapılsın 6. Bölge Teşviklerinden yararlandırılması önemli bir adım olacaktır.”
Toplantıda gündeme getirilen önemli sorunlardan bir tanesi de mevzuat öncesi üretilen ve halen satış noktalarının elinde bulunan poşet stoku oldu. Sebze meyve reyonunda kullanılan poşetler çift kat 15 mikron standardını sağlayamadıklarından bu poşetlerin perakendeciler tarafından iade edilmek istendiği dile getirildi.
PAGEV Başkanı, bu konuya da dikkat çekerek sözlerini şu şekilde sürdürdü;
“Mevzuata göre halihazırda üretilip perakendeciye satılmış poşetler için son kullanım tarihi olarak 31 Mart 2019 verilmiş olup perakendeciler bu tarihe kadar stoklarını eritemeyeceklerdir. Bu sebeple ellerinde kalan poşetleri üreticiye iade edeceklerini belirtiyorlar. Üretimleri ciddi oranda düşecek olan firmalara bir de hali hazırda satmış olduğu poşetin iade yükü bindirilmemeli ve bu tür iadelerin önüne geçecek bir mekanizma kurulmalıdır. Fransa’da Emmanuel Macron Bakan olduğu dönemde satış noktaları ve üreticilerin stoklarını eritebilmeleri için uygulamayı 6 ay ötelemişti.”
Yavuz Eroğlu, 1 Ocak 2019 itibari ile yürürlüğe giren düzenlemede ucu açık noktalar olduğunu ifade ederken, bunları şu şekilde sıraladı;
1- Perakendeciler bu yasayı kâra çevirmek istiyor. Eskiden parayla alıp bedava verdikleri poşeti şimdi 25 kuruşa satıp 10 kuruşu da kendileri kazanıyor. Plastik poşetlerin satışından elde edilen para çevre için harcanmalı.
2- Hijyen amaçlı poşetler için çift kat 15 mikron çok ince. AB’de bu rakam tek kat 15 mikron. Marketlerin sebze meyve reyonlarında kullanılan poşetlerin dahi 20 mikron olduğu düşünülürse yasada belirlenen 15 mikronluk ölçü taşıma ve hijyenle ilgili çeşitli sorunlar yaratacaktır. Bu haliyle mevzuatın bu maddesi çift kat yerine AB mevzuatında olduğu gibi “duvar kalınlığı” olarak değiştirilmelidir.
3- Avrupa Birliği’nde 15-50 mikron arası plastik poşetler için ücret zorunluyken 50 mikronun üzerindeki poşetler kapsam dışı tutuluyor. Bu ayrım Türkiye’deki mevzuatta yer almıyor. Bu nedenle marketler dışında mağazalardaki 50 mikron üzeri kalın poşetlerden de ücret alınıyor.
4- Biyobozunur biyoplastiklerle ilgili herhangi bir düzenleme yapılmaması da önemli bir eksiklik. Bu malzemelerle üretilen poşetler de ücretsiz olmalı.
5- Elinde stok olan üretici firma ve satış noktaları için bir geçiş süreci ve modeli kurgulanmalıydı.