İklim Kanunu yürürlüğe girdi
Kanun çalışmaları 2019 yılından beri devam ediyordu

Çalışmalarına 2019 yılında başlandığı bildirilen, bu yılın Şubat ayında TBMM Başkanlığına sunulan geçtiğimiz hafta da TBMM Genel Kurulunda kabul edilen İklim Kanunu Resmî Gazete’nin bugünkü sayısında yayımlanarak yürürlüğe girdi.[1][2][3]
Kanun teklifi ikisi geçici olmak üzere, yürürlülük ve yürütme dahil 20 maddeden oluşuyor.
Kanunun amacı olarak Türkiye’nin yeşil büyüme vizyonu ve net sıfır emisyon hedefi doğrultusunda iklim değişikliğiyle mücadele etmek olduğu belirtilirken, aynı zamanda ortak fakat farklılaştırılmış sorumluluklar ve göreceli kabiliyetler ilkesine vurgu yapılıyor ve Türkiye’nin Ulusal Katkı Beyanında, net sıfır emisyon hedefi doğrultusunda, kalkınma öncelikleri ve özel koşulları göz önünde bulundurularak önlemler alınacağının altı çiziliyor.
Kanun Türkiye’de Emisyon Ticaret Sistemi kurulmasına yönelik yasal çerçevenin temel hatlarını da içeriyor.
Oluşacak sistemin genel çerçevesini belirleyen bu maddelere göre faaliyetleri dolayısı ile sera gazı emisyonlarına neden olan işletmeler kanunun yürürlüğe girdiği 3 yıl içerisinde sera gazı emisyon izni alması zorunluluğu bulunacak iken, bu sistem kapsamında çeşitli yükümlülükleri de bulunacak.
Sınırda Karbon Düzenleme Mekanizması’na karşı adımlar atılacak
Düzenleme Avrupa Birliği uygulamaları doğrultusunda Türkiye Gümrük Bölgesine ithal edilen malların gömülü sera gazı emisyonlarını ele almak için Ticaret Bakanlığı tarafından Sınırda Karbon Düzenleme Mekanizması (SKDM) kurulmasına ve bakanlığın bu mekanizmaya ilişkin raporlama, kapsam, içerik, usul ve esasları belirlemesine yönelik hükümler de içeriyor.
Yeşil Taksonomi yönetmeliğinin altyapısı oluştu
Kanunun yürürlüğe girmesi ile İklim Başkanlığı tarafından yönetmelik hazırlıklarının tamamlandığı bildirilen “Türkiye Yeşil Taksonomisi” çalışmasının da yasal altyapısı oluşturulmuş olacak.
Kanuna göre bu taksonomi sayesinde iklim değişikliği ile mücadeleye katkı sağlayan ekonomik faaliyetlerin belirlenmesine ilişkin ilkeler ve kriterler ortaya konmuş olacak.
İklim Değişikliği Başkanlığı da bu ilkeler ve kriterler doğrultusunda yabancı yatırımlar da dahil olmak üzere bu mücadeleye yönelik yatırımlara finansman yönlendirilmesini kolaylaştıracak teşvik mekanizmaları geliştirilecek.
Kanun İklim Değişikliği Başkanlığını, karbon fiyatlandırmasına ilişkin piyasaya dayalı mekanizmaların oluşturulmasına yönelik olarak kurumlar arası bir koordinasyon görevi ile birlikte Türkiye’nin döngüsel ekonomi hedefleri ve sıfır atık uygulamaları doğrultusunda düzenlemeler geliştirmek konusunda da yetkilendiriyor.
Kanun kamu kurum ve kuruluşlarına 31 Aralık 2027 tarihine kadar tamamlanma zorunluluğu ile çeşitli yükümlülükler getiriyor. Bununla birlikte bu süre Cumhurbaşkanı tarafından bir yıl süre ile uzatılabilecek.
[2]
[3]