“Hibrit düzenlemesi ile güneşin stratejik değeri daha da arttı”

Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu (EPDK) “Elektrik Piyasasında Önlisans veya Lisanslara Konu Üretim Tesislerinin Santral Sahalarının Belirlenmesine İlişkin Usul ve Esaslarda Değişiklik Yapılması Hakkında Karar” başlıklı düzenlemeyi 17 Nisan 2021 tarihli Resmî Gazete’de yayınladı.

Yayınlanan düzenleme ile birden fazla kaynağın kullanılabildiği hibrit elektrik üretim santrallerinde ihtiyaç duyulması halinde yardımcı kaynak alanının santral sahası dışında belirlenmesi ve bu alanın kamulaştırma veya irtifak hakkı tesisi ile santral sahasına ilave edilmesine olanak tanındı.

Güneş Enerjisi Sanayicileri ve Endüstrisi Derneği (GENSED) tarafından yapılan yazılı açıklamada değerlendirmelerini paylaşan GENSED Genel Sekreteri Hakan Erkan taslak olarak yayınlandığında dernek olarak da görüş bildirdikleri yardımcı kaynak alanının santral sahası dışında belirlenmesi ile hibrit santral projelerinin güneş sektörünü hareketlendireceğini dile getirdi.

Güneş enerjisinin doğası gereği “güneşin olduğu her yerde” uygulanabilecek bir enerji yatırım alanı olduğuna dikkat çeken Hakan Erkan, bunun Türkiye’nin ışınım değerlerinin yüksekliği ve güneşin yardımcı kaynak olarak kullanılabileceği santrallerin enerji iletim hattı gibi altyapı yatırımlarına ihtiyaç duymayacak olması ile birleştiğinde güneşi tüm enerji yatırımları için çok cazip bir ek yatırım alanı olarak öne çıkardığını kaydetti.

Santrallerde çeşitli nedenlerle dönemsel olarak azalan elektrik üretimini dengelemek ve yatırımların verimliliğini artırmak açısından güneş enerjisi taşıdığı potansiyeli öne çıkardığına vurgu yapan Hakan Erkan, önümüzde dönemde birçok enerji yatırımında güneşin yardımcı veya destekleyici kaynak olarak görülebileceği öngörüsünü paylaştı.

Türkiye’nin elektrik üretimindeki yenilenebilir enerji payının artmasını sağlayacak bu yatırımların Avrupa ülkeleri ve ABD’de adımları atılan sınırda karbon vergisi uygulama döneminde devreye girmesinin de stratejik açıdan çok büyük önem taşıdığının altını çizen GENSED Genel Sekreteri Hakan Erkan sözlerini şu şekilde sürdürdü;

“Ülkemizin elektrik üretimindeki yenilenebilir enerji kaynak payı bugüne kadar cari açığı azaltıcı etkisi göstermesi bakımından stratejik açıdan çok kıymetliydi.

Avrupa Birliği’nin Yeşil Mutabakat kapsamında sınırda karbon vergisi uygulamaya hazırlanması, ABD yönetiminin de benzer adımlar atacak olması da yenilenebilir enerji yatırımlarının başka açılardan da da stratejik önem kazanmasını sağladı.
Bu ülkelerde devreye girecek bu düzenlemeler nedeni ile Türkiye’nin özellikle ihracata odaklı sanayi üretiminde karbon ayak izini hızla azaltması gerekmektedir.

Bu yüzden ihracatçı firmaların üretimlerini yenilenebilir enerji kaynaklarından yaptıklarını belgelemeleri uluslararası pazarlarda rekabet avantajı sağlayacaktır.

Hibrit düzenlemeleri sayesinde mevcut santrallerin altyapıları kullanılarak yeni güneş enerjisi yatırımlarının yapılabilecek olması, genelde yenilenebilir enerji, özelde ise güneş enerjisi yatırımlarının ülkemiz için stratejik değerinin daha da artmasını sağlamış durumdadır.”