Güneş enerjisi sektöründe ”Kilis” şüphesi
International Capital Alliance şirketinin Kilis’te yapmayı planlandığını duyurduğu yatırıma güneş enerjisi sektörü şüphe ile yaklaşıyor
Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Nihat Ergün’ün ABD’li International Capital Alliance (ICA) şirketinin Kilis’te 6 milyar dolarlık güneş enerjisi yatırımı gerçekleştirmeyi planladığına yönelik olarak ulusal bir televizyon kanalında yaptığı açıklamaya özellikle güneş enerjisi sektörü şüphe ile yaklaşıyor.
Konu hakkında görüşlerine başvurduğumuz Proje Enerji Genel Müdürü Şenol Tunç ve Clean Globe’dan Dr. Baha Kuban’da bu açıklamaya şüphe ile yaklaşanlar arasında.
Şenol Tunç konu ile ilgili değerlendirmesinde ilk güneş lisans başvurularının 2013 yılında alınacağını, hangi trafo merkezlerine (TM) başvurulacağının yayınlandığını, ilk güneş santrallerinin Türkiye genelinde toplam 600 MW ile kısıtlandığını, lisansların yarışma ile verileceğini ve Kilis’e en yakın bölge olan Adana-Osmaniye bölgesine tahsis edilen kapasitenin ise 9 MW olduğunu belirtti. Kilis’in bu bölge TM’lerine kuş uçuşu uzaklığı ise 90 km’den başlıyor. İkinci husus olarak ise hiç bir yatırım firmasının özellikle ABD’li bir firmanın mevcut mevzuata göre yapılması imkansız olan ve ortada hiçbir yasal dayanağı olmayan bir yatırıma sözlü ifadelere istinaden yatırım sürecini başlatmayacağını söyledi.
Tunç 2016-2017 dönemindeki ikinci lisans sürecinde ise Bakanlar Kurulu kararıyla ilan edilecek kapasitelere bağlı olarak sonraki yarışmada daha büyük bir kapasitede yatırım yapabileceğini ancak bunun için de yine yarışma mecburiyetinin bulunduğu ve ICA’nın bu yatırım için başka firmaların rekabeti ile karşılaşabileceğini, dolayısı ile bu lisansı almasının da kesin olamayacağın dile getirdi.
Şenol Tunç’a göre yarışma mecburiyetinin kalkması binlerce megavatlık güneş enerjisi talebinin ortaya çıkmasına neden olabilecek iken, bundan kaçınmak isteyen hükümetin bu kısıtlamayı kaldırması mümkün gözükmüyor.
Dr.Baha Kuban ise değerlendirmesinde* Türkiye’nin uzun zamandır ve büyük sancılarla emeklemeye devam eden güneş enerjisi sektöründe çeşitli firmalar, yetkililer ve şahıslarca bu tarz açıklamalar yapıldığına vurgu yaparken ifade edilen yatırım rakamları ile devletin resmi raporlarında dile gelen toplam ve bölgesel hedeflerin uyuşmazlığı bir yana, ortaya konulan birim fiyatlar ile ilgili de çeşitli kuşkuların ifade edilebileceğini kaydetti.
Dr. Kuban değerlendirmesinde firmanın yatırımını dayandıracağı CIGS teknolojisini ”fotovoltaik araştırmacılarının sevgilisi, üretim mühendislerinin kabusu bir teknoloji” olarak tanımlarken, CIGS fotovoltaik üretiminin en heyecan verici teknolojik alanlardan biri olmakla birlikte üretim tekniklerinin yüksek ölçekli üretim açısından henüz olgunlaşma sağlayamamış, standart üretim makinalarının geliştirilemediği bir alan olduğunu ifade etti. Kuban değerlendirmesinde sunduğu veriler ışığında CIGS üretme iddiasındaki firmaların ezici çoğunluğunun bile 1-2 ay sonra var olup olmayacaklarını bilmediğine vurgu yaptı.
Kuban aynı zamanda bu tarz açıklamalarının medyaya yansıma gerekçelerinin firmaların küresel ölçekte yatırımcı arayışı ile Türkiye’de devlet desteklerinin niteliğinin test edilmesi ve ölçek büyütme risklerinin ne kadarının ev sahibi ülke olarak Türkiye’ye yüklenebileceğinin görülmesi olduğunu iddia etti.
Dr. Baha Kuban sözlerine fotovoltaik teknolojilerinin devlet tarafından özel olarak teşvik edilmesi, desteklenmesi gereken bir alan olmak ile birlikte bu alanda öncelikli hedefin orta ve uzun vadede yerli teknoloji ile üretim kapasiteleri oluşturma ve geliştirme hedefinin bulunmasının gerektiğini ekledi.
* Dr. Baha Kuban’ın ”Bir gazete haberi üzerine çeşitlemeler” başlıklı değerlendirmesine buradan ulaşabilirsiniz.