“Enerji tüketimini yüzde 20 azaltmanın getirisi 60 milyar $”

Türkiye’nin ilk Yeşil Tüketim Araştırması’na göre, Türk tüketicisi çevre dostu/yeşil ürünleri satın almak istiyor ama pahalı ve yetersiz buluyor.

13 Mart 2012

Dünya Gazetesi – Didem Eryar Ünlü

Sürdürülebilirlik Akademisi’nin, Schneider Electric ve GfK Türkiye işbirliği ile gerçekleştirdiği Türkiye’nin ilk Yeşil Tüketim Araştırması’na göre, Türk tüketicisi çevreci ürünleri satın almak istiyor ama pahalı ve yetersiz buluyor. Tüketicilerin yüzde 71’i satın aldığı ürünlerin yeşil ve çevre dostu olması gerektiğini düşünmesine rağmen, sıklıkla yeşil ve çevre dostu ürün satın alanların oranı sadece yüzde 17. Bu arada, yeşil ve çevreci ürün dendiğinde, tüketicilerin yüzde 49’unun aklına geri dönüşümlü ürünler geliyor; yüzde 36’sı organik; yüzde 32’si ise enerji tasarruflu ürünleri düşünüyor.

Araştırmanın sonuçlarını değerlendiren Schneider Electric Balkanlar, Ortadoğu ve Türkiye İletişim Direktörü Meltem Çakıcı, enerji yönetiminde global bir uzman olan Schneider Electric’in sadece “sürdürülebilir ve çevre dostu bir firma” değil, “iş alanını sürdürülebilirlik üzerine kurmuş olan bir firma” olduğunu kaydediyor. Çakıcı, “Biz, aynı işi daha az enerjiyle yapmak anlamına gelen enerji verimliliği ve sürdürülebilirlik konularının toplum tarafından benimsenmesini hedefliyoruz. Fakat bugün, tüketiciler yeşil ve çevre dostu ürün deyince en çok geri dönüşümlü ve organik ürünleri anlıyorlar. Toplum sürdürülebilirlik konusunda yeterince bilinçli değil. Oysa dünya genelinde 1.2 milyar insan henüz elektriğe ulaşamıyor. 2025’te dünya nüfusuna 1 milyar insan daha eklenecek. 2050’de ise enerji ihtiyacı bugünün iki katına ulaşacak. Bugün yüzde 20 enerji verimliliği sağlamanın parasal karşılığı 60 milyar dolar. Bu miktar cari açığımızın önemli bir bölümünü oluşturuyor” yorumlarında bulunuyor.

Peki, Türkiye’nin ilk Yeşil Tüketim Araştırması’nın sonuçları neler? GfK Türkiye Genel Müdür Yardımcısı Fulya Durmuş, 15 ilde 15 yaş üstü bin 487 tüketici arasında gerçekleştirilen araştırmanın sonuçlarını şöyle açıklıyor:

– Toplumun yüzde 86’sı çevre dostu yeşil ürünün ne olduğuna yönelik tanım yapabiliyor

– Toplumun yüzde 49’u çevre dostu/yeşil ürünü geri dönüşümle özleştiriyor.

– Satın aldığı ürünün yeşil/çevre dostu olması gerektiğini düşünenlerin oranı yüzde 71.

– Sıklıkla çevre dostu/yeşil ürün satın alanların oranı yüzde 17; zaman zaman çevre dostu tüketenlerin oranı yüzde 38.

– Tüketicilerin yüzde 54’ü  “yeşil ve çevre dostu ürün tüketmeliyiz” diyerek bilinçli olduğunu vurgulamasına rağmen, hiçbir zaman çevre dostu ürün satın almıyor.

– Tüketicilerin yüzde 57’sinin çevre dostu/yeşil ürün tüketmemesinin nedeni yüksek fiyat; yüzde 26’sının sınırşı çeşit; yüzde 20’sinin güven vermeyen ürün bilgileri.

– Tüketicilerin yüzde 67’sinin en fazla satın aldıkları yeşil ve çevre dostu ürünleri, gıda ürünleri oluşturuyor. Bunu yüzde 40 ile temizlik malzemeleri; yüzde 32 ile elektrikli aletler; yüzde 30 ile giyim ve yüzde 17 ile kozmetik/kişisel bakım ürünleri takip ediyor.

– Her iki tüketiciden biri (yüzde 48) yeşil/çevre dostu ürünlerin aynı zamanda enerji tasarrufu sağlaması gerektiğini söylüyor.

– Enerji ile ilgili bireysel çabalara bakıldığında, elektrik ve su tasarrufunun ön plana çıktığı görülüyor. Tüketicilerin yüzde 65’i “gereksiz yanan lambaları kapatıyorum”;  yüzde 55’i “diş fırçalarken, banyo yaparken boşuna su akıtmıyorum”; yüzde 38’i “enerji tasarrufu sağlayan ürünler kullanıyorum” diyor. Yüzde 14’ünün cevabı ise “hiçbirşey yapmıyorum” yönünde.

– Tüketicilere göre yeşil/çevre dostu ürünlerle en fazla ilgili olan kurumlar belediyeler ve hükümet. Bunları sivil toplum kuruluşları, bireyler ve medya izliyor. Özellikle bireyler ve medyaya daha fazla rol düştüğü ifade ediliyor.

– Sadece beş tüketiciden biri, düzenli yeşil/çevre dostu ürün tiketicisi olduğunu söylüyor.

– Üç tüketiciden biri, yeşil/çevre dostu ürünleri artık daha fazla tükettiğini söylüyor.

– Araştırmaya katılan tüketicilerin yüzde 13’ü yeşil ve çevre dostu ürünü gereksiz buluyor ve satın almıyor.

Markalar için önemli bir yol haritası

Yeşil Tüketim Araştırması’nın markalar için önemli bir yol haritası oluşturacağını söyleyen Sürdürülebilirlik Akademisi Yönetim Kurulu Üyesi Semra Sevinç, tüketicilerin çevreyi düşünen markaları daha fazla satın aldıklarını; bu markalara daha fazla güvendiklerini ifade ediyor. “Tüketici yeşil ürün ve hizmet almaya hazır, fakat yüksek fiyat, az çeşit ve güven sarsıcı bilgilendirme konularında endişeler mevcut” diyen Seviç’e göre, “Türkiye’de tüketici algılarını değiştirmek ve beklentilerini karşılamak için tüm taraflara çok iş düşüyor.”