Enerji Finansmanlarımızda Üst Sırada

Denizbank Finansal Hizmetler Grubu Başkanı Hakan Ateş, bugüne kadar enerji sektörüne 500 milyon dolarlık finansman sağladıklarını ifade ederek, ”Kriz hiç hızımızı yavaşlatmadı. Enerji projelerini finanse etmeye devam ediyoruz” dedi.

Hakan Ateş, bugün itibariyle Türkiye’nin yıllık enerji sarfiyatının 200 milyar kilovat saat olduğunu, bunun yaklaşık 45 bin megavattan oluşan bir kurulu güçle gerçekleştirildiğini belirterek, daha önce Türkiye’de enerji politikalarının geri kaldığını, ülkenin ciddi bir enerji açığı riskiyle karşı karşıya bırakıldığını söyledi.

”Belki de bu krize dua etmek lazım, aksi halde enerji açığımız daha büyük olurdu” diyen Ateş, 2002’den sonraki dönemde bu konuya önem verildiğini, ancak daha yapılacak çok iş bulunduğunu kaydetti. Ateş, hidroelektrikte 5,5 cent olan alım bedelinin rüzgar, jeotermal ve güneşte daha yüksek olacağını, bütün dünyada temiz enerjiye 4-5 katı daha yüksek satın alım garantisi fiyatları ile büyük destek verildiğini anlattı.

Ateş, 2012 yılında Türkiye’de enerji ihtiyacının 240 milyar kilovat saate çıkacağını, 2020’de ise 500 milyar kilovat saatlik bir ihtiyaç oluşacağını belirterek, ”Karl Marx’ın Kapital’deki ‘sermaye, emek ve toprak’ üretim faktörleri tahlillerine 4. olarak enerjiyi koyuyorum. Böyle bir dar boğazın arefesindeyiz. Dolayısıyla Türkiye’de bu talebe cevap verilebilmesi için 2020 yılına kadar hiç hız kesmeden, yıllık ortalama 4-5 bin megavat ilave yatırım yapılmasına ihtiyaç duyulmaktadır ki; bu da ortalama yıllık 7-8 milyar dolarlık yatırıma tekabül etmektedir” şeklinde konuştu.

Türkiye’de süratle enerji yatırımlarının arttırılması gerektiğini, bunun sadece ülke kaynaklarını kullanarak olmayacağını, yabancı sermayenin bu açıdan büyük önem taşıdığını kaydeden Ateş, devlet-özel sektör işbirliğinin artması, aracılık maliyetlerinin sıfıra indirilmesi, yatırımcılara bu sahada teşvikler sunulması gerektiğini söyledi.

1860’larda kurulan ”İller Bankası” niteliğindeki Dexia’nın, belediyeler ve yerel yönetimlerin her türlü ihtiyacı ile çeşitli alanlardaki projeleri finanse ettiğini hatırlatan Ateş, Denizbank’ın sahibi olan Dexia’nın, bütün dünyada temiz enerjiye büyük destek verdiğini, enerji finansmanında dünyada ”lider” bankalardan olduğunu belirtti.

Denizbank’ın bugüne kadar enerji sektörüne 500 milyon dolarlık finansman sağladığını, bu tutarın diğer banka konsorsiyum üyeleri ile beraber finanse edilen bin megavat kurulu gücü oluşturduğunu kaydeden Ateş, şöyle devam etti:

”Kriz hiç hızımızı yavaşlatmadı. Enerji projelerini finanse etmeye devam ediyoruz. Aynı yolumuzda gidiyoruz. Daha krizin orta göbeğinde, bu yıl Sanko Grubu tarafından Çatalca’da faaliyete geçirilen rüzgar, Akfen Grubu’nun 11 hidroelektrik ve Zorlu Enerji Grubu bünyesinde faaliyetlerini sürdüren Rotor Elektrik A.Ş’nin Osmaniye’deki rüzgar santrali projesinin finansmanında yer aldık. Rotor’da Avrupa İmar ve Kalkınma Bankası (EBRD), Avrupa Yatırım Bankası (EIB) ve Uluslararası Finans Kurumu (IFC) gibi uluslararası kuruluşları bir araya getiren Türkiye’den iki ticari bankaydık. Bu işlemde Denizbank’ın koordinatörlük rolü büyüktür. Bu, EBRD’nin enerji dalında Türkiye’de katkıda bulunduğu ilk projedir. Üstelik bu finansman IFC, EBRD ve EIB’in bir arada katıldığı ülkemizdeki ilk proje olma özelliğini taşımaktadır.”

Hakan Ateş, tarım ve enerjinin, ”niş” sektörler olduğunu ve kendileri için büyük önem taşıdığını ifade ederek, ”Tarımı hiç bırakmayacağız. Diğer bankalar da arkamızdan geliyor. Bizi izliyorlar. Enerji sektöründe de çok aktifiz. Arkamızdan geliyorlar. Enerjide faal olan 4-5 banka daha var. Bu bankalarda ve bizde enerjiye yöneliş artarak devam edecek. Diğer bankalara da sirayet etmesi en büyük temennimiz” şeklinde konuştu.

Denizbank’ın toplam kredi portföyünün her yıl yüzde 30 civarında büyüdüğünü, bu yıl için de çok önemli hedefleri bulunduğunu belirten Ateş, dünyada kaynakların daraldığını, riski kontrollü aldıklarını, çok iyi, bankaya iyi getiri sağlayacak ve ülke ekonomisine katkı sunacak projeleri değerlendirdiklerini vurguladı.

Ateş, ”Kriz öncesinde turizm, gemicilik, sağlık, eğitim, enerji ve altyapı gibi birçok projeyi finanse ediyorduk. Şimdi bu konuda daha seçiciyiz. Bu seçiciliğimiz aslında enerjinin işine yarıyor. Enerji, finanse ettiğimiz alanlar içerisinde en üst sıradaki yerini koruyor ve korumaya devam edecek” diye konuştu.

Türkiye’nin enerji çeşitliliğine gitmesi, enerjinin her alanında büyük kapasiteleri hayata geçirmesi gerektiğini, çok geç kalındığı takdirde enerjinin, kalkınmanın önünde büyük bir engel oluşturacağını savunan Ateş, Türk bankacılık sektörünün enerji finansmanına yeni başlamış olmakla birlikte konsorsiyumlar aracılığıyla bir araya geldiklerini anlattı.

Ateş, Türkiye’de enerji sektörüne yatırım yapmak isteyen çok sayıda uluslararası kuruluş bulunduğunu ifade ederek, ”Bize neredeyse her hafta Türkiye’de enerji sektörüne yatırım yapmak isteyen çok sayıda yatırımcı müracaat ediyor” dedi.

Denizbank Kamu Proje Finansmanı ve Kurumsal Bankacılık Grubu Genel Müdür Yardımcısı Wouter Van Roste de, sadece Dexia’nın değil, pek çok uluslararası kuruluşun gözünün de Türkiye’nin üzerinde olduğunu, bu ülkeyi yakından takip ettiklerini belirterek, Dexia’nın enerji sektöründe çok tanınması nedeniyle dünyanın çeşitli yerlerinden yatırımcıların Denizbank’a başvuruda bulunduğunu, bilgi aldığını söyledi.

Türkiye’ye gelen yatırımcıların Türk şirketleriyle hareket etmek istediğini ifade eden Roste, petrol ve doğal gazın yanı sıra, yenilenebilir enerji kaynaklarına da yönelmek gerektiğini, Google ve Microsoft gibi büyük ABD’li şirketlerin de fotovoltaik güneş enerjisine yatırım yaptığını anlattı.

Roste, türbin ve ekipman satıcılarının kriz dolayısıyla satışlarının düşmesi ve kendi ülkelerindeki ihracat kredi sigorta kuruluşlarının (Eximbank’lar) ekipman finansmanı için cazip olanaklar sağlaması nedeniyle enerjide yatırım için doğru zaman olduğunu belirterek, Dexia’nın dünya çapında finanse ettiği yıllık ortalama 8-9 milyar dolarlık proje hacminin yarısına yakınının enerjiden oluştuğunu kaydetti.

Denizbank Proje Finansmanı Grup Müdürü Burcu Evciler Avcı ise, enerji projesi sayısının geçen yılın ilk çeyreğine göre azaldığını, Denizbank’a gelen proje sayısında da düşüş olduğunu ifade ederek, ”Yine de şu anda elimizde birçok proje var. Bunları inceliyoruz, değerlendiriyoruz. Projelerin finansmanına devam ediyoruz” dedi.

Avcı, enerji projelerinde bankaların risk paylaşımı çerçevesinde bir araya gelerek finansman sağlamasının büyük önem taşıdığını da kaydetti. (AA)