Dünyanın ilk eko-etiketi Türkiye’de de kullanılmaya başlanıyor

1978 yılında Almanya’da uygulanmaya başlanan ve dünyanın ilk yeşil etiketi olma ünvanına sahip Blue Angel (Blauer Angel – Mavi Melek) etiketinin Türkiye’de de kullanılmaya başlanacağı açıklandı.

Federal Alman Çevre Bakanlığı, Federal Alman Çevre Ajansı, RAL gGmbH ve Çevre Etiketi Jürisi tarafından desteklenen ve çevresel açıdan üstün olan ürün ve servislere verilen etiket, halihazırda 1,400’ün üzerinde şirketin 120 kategoride ürettiği 12,000 ürüne verilmiş durumda. Çevre Etiketi Jürisi ise Alman Çevre Kurumları Birliği (Friends of the Earth Germany) ve NABU, Tüketici Federasyonu, Alman Şehirler Birliği ile çeşitli medya, akademi ve federal hükümet temsilcilerinden oluşuyor.

10 Eylül 2013, Salı günü İstanbul, Dedeman Otel’de düzenlenen çalıştaya katılan ve burada bir açıklama yapan, Federal Almanya Çevre Bakanlığı’ndan Dr. Ulf Jaeckel şunları söyledi; “Blue Angel deneyimi Almanya’da 35 senedir başarıyla sürdürülüyor. Şu anda Almanların %80’i bu eko-etiketi tanıyor ve Alman tüketicilerin %40’ı bu etiketi değerlendirerek satın alma kararı veriyor. Almanya Hükümeti için, Blue Angel yeşil ekonomiye geçişte ve enerji verimli inovasyonlarda önemli bir oyuncudur. Bu sebeple, Türk meslektaşlarımızla Türk çevre politikasında eko-etiketin rolünü görüşmek istiyoruz.”

Etiketi Türkiye’de ilk kullanacak olan, kurumsal iletişim çözümleri ile iş uygulamaları sunan Siemens Enterprise Communications yöneticisi Ahmet Gül ise şunları kaydetti; ”“Blue Angel, çok boyutlu yaklaşımından dolayı dikkat çekmektedir. Bu etiket sayesinde, gerek Almanya gerekse Türkiye’deki müşterilerimize, ürünlerimizin enerji verimli olmasının yanında tehlikeli maddeler içermediğini ve geri dönüşüme elverişli bir biçimde tasarlandığını anlatabiliyoruz. Bu sebeple Blue Angel’ı bir pazarlama aracı olarak kullanmayı tercih ediyoruz.”

Etkinliğin katılımcılarından, sürdürülebilir yaşam portalı ve Türkiye’nin ilk yeşil rehberi Yeşilist’den Ergem Şenyuva ise konuşmasında Blue Angel etiketinin sürdürülebilir tüketim için önemli bir rehber olduğunu, Almanya’da olduğu gibi, Türkiye’de de bu eko-etiketin çevre dostu ürün geliştirme ve kamu ihaleleri için önemli bir itici güç olabileceğini, bu sebeple de ürünlerin çevre korumadaki rolleri için doğru bir araç olduğunu kaydetti.

Almanya’da 2006 yılında BUND Berlin (Friends of the Earth Germany) ile bir çalışma grubu olarak kurulan ve 2012 yılından bu yana 7 ayrı bölgede 100 gönüllü ve 110 katılımcıyla, Alman kurumların Türk göçmenleri bir hedef kitle olarak belirleyip onların kültürlerine uygun çevre eğitimi vermelerini destekleme üzerine faaliyet gösteren, Yeşil Çember’den Gülcan Nitsch ise şunları ifade etti; ”Bugün, organik gıda alanında Türkiye’de oturmuş markalar bulmak mümkün, www.blue-angel-international.com ancak diğer alanlar için aynısını söylemek zor. Bu açık, Blue Angel eko-etiketiyle kapanabilir. Blue Angel sayesinde tüketiciler alışveriş seçimlerine güvenilir bir kriter daha ekleyebilirler. Blue Angel etiketli ürünler satın alarak, tüketiciler çevre korumaya önemli ölçüde katkı sağlayabilirler. Ben Türkiye pazarında Blue Angel’ın önümüzdeki yıllarda yer alacağına inanıyorum.”