ABD’li seçmenler en fazla iklim değişikliğinde anlaşamıyor

WSJ ve NBC tarafından gerçekleştirilen ankete göre gelecek yılki seçimler öncesi ülkedeki en önemli fikir ayrılığı iklim değişikliği mücadelesinin aciliyeti konusunda yaşanıyor

2 Ocak 2016

2016 yılında gerçekleşecek olan ABD Başkanlık seçimleri öncesinde gerçekleştirilen bir anket çalışması ilginç sonuçlar ortaya koydu.

Wall Street Journal ve NBC tarafından ortak düzenlenen ankete göre ABD’li seçmenler arasındaki en önemli fikir ayrılığı iklim değişikliği ile mücadele alanında görülüyor.

Anketin sonuçlarına göre Demokrat Partiyi destekleyen Amerikalıların yüzde 62’si iklim değişikliği ile mücadele için bir an önce gerekli adımların atılması gerektiğini söylerken, bu oran Cumhuriyetçi Parti destekçileri arasında yüzde 13’de kalıyor.

İki parti seçmenleri arasında eşcinsel evlilikler ve ateşli silahlara sahip olabilme konusunda da keskin fikir ayrılıkları bulunsa da yine de aradaki fark iklim değişikliği mücadelesine yönelik politik tercihlerden daha fazla değil.

İki partinin adaylarının iklim değişikliği ile mücadeleye bakış açıları da önemli farklılık gösteriyor.

Demokrat Parti adayları arasında ilk sırada olan Hillary Rodham Clinton  Ağustos ayında açıkladığı seçim bildirgesinde ABD’nin enerji tüketimi içinde yenilenebilir enerji kaynaklarının payının 2027 yılında yüzde 33’e çıkarmayı hedeflediğini söylemişti. Hali hazırda görevde olan ve Clinton’ın da üyesi olduğu Barack Obama hükümeti aynı yıl için yüzde 25’lik hedef belirlemişti.

Hillary Clinton seçim çalışmalarında güneş enerjisine de sürekli vurgu yapıyor ve başkan seçildiği takdirde 2016-2020 dönemi arasında ABD’nin güneş elektriği gücünü 7 kat artırarak, ülkede yarım milyar güneş panelinin devrede olmasını sağlamayı vadediyor.

Clinton’un seçim kampanyasını yöneten, aynı zamanda Barack Obama hükümetinin iklim değişikliği politikalarına önemli katkıları olmuş olan John Podesta Nisan ayında Twitter hesabında yayınladığı bir mesajında iklim değişikliği ve temiz enerjinin kampanyanın ana gündem maddlerinden olacağını söylemişti.

Helping working families succeed, building small businesses, tackling climate change & clean energy. Top of the agenda. #Hillary2016

— John Podesta (@johnpodesta) 12 Nisan 2015

Cumhuriyetçi parti adaylarının birçoğu da iklim değişikliğine kuşku ile bakarken, bu alanda önemli çaba göstereceklerine dair bir vizyon paylaşmıyorlar.

Bununla birlikte Cumhuriyetçi parti içindeki bazı kesimler özellikle Pentagon tarafından hazırlanan iklim değişikliği risklerine dair son yayınlanan raporu da dayanak göstererek, ulusal güvenlik riskleri nedeni ile de gerekli adımların atılması gerektiğini savunuyorlar.

Cumhuriyetçi partinin en öndeki adayı Donald Trump ise birçok alanda olduğu gibi iklim değişikliği alanında da tamamen keskin bir profil çiziyor.

Konuşmalarında ve sosyal medya hesaplarındaki mesajlarında iklim değişikliği kavramına aşırı derecede şüpheci olarak yaklaşan Trump kişisel Twitter hesabından yaptığı bir paylaşımda küresel ısınma kavramının ABD üretim sektörünün rekabet edemez hale getirmek için Çinliler tarafından Çinliler için geliştirildiğini iddia etmişti.

The concept of global warming was created by and for the Chinese in order to make U.S. manufacturing non-competitive.

— Donald J. Trump (@realDonaldTrump) 6 Kasım 2012