AB’de sera gazı emisyonları kriz ve önlemlere rağmen arttı
Avrupa Birliği’nde üretimde krize bağlı düşüş ve iklim değişikliğinin önüne geçmek için yürütülen politikalara rağmen sera gazı emisyonlarının, 2010 yılı boyunca birlik çapında arttığı bildirildi.
EurActiv Türkiye
Karbon emisyonlarını 2020’ye kadar azaltmayı planlayan Avrupa, emisyonlarında yüzde 2.4 artış kaydettti. Verileri toplayan Avrupa Çevre Ajansı (EEA), artışın bazı bölgelerdeki ekonomik iyileşme sinyallerine ve kış aylarının daha soğuk geçmesine bağlı olduğunu söyledi.
AB’nin çevre birimi, eğer yenilenebilir enerji üretiminde ciddi artış söz konusu olmasaydı, bu artışın daha da büyük olabileceğini açıkladı.
2008 ile 2009 arasındaki dönemde ise emisyonlarda krize bağlı olarak yüzde 7.3 ile büyük bir düşüş kaydedilmişti.
Emisyondaki artışa rağmen AB’nin, 1997 tarihli Kyoto protokolü çerçevesindeki hedeflerini yakalaması bekleniyor. Öte yandan 2009’daki Kopenhag iklim zirvesinde kabul edilen, emisyonların 2020’de, 1990 seviyelerine oranla yüzde 20 azaltılması hedefinin yakalanması da olası görülüyor.
Avrupa Çevre Ajansı Genel Müdürü Jacqueline McGlade, ‘Emisyonlar 2010’da arttı. Avrupa’nın büyük kısmının krizden çıkıyor olması sebebiyle bunu bekliyorduk. Ancak AB’de yenilenebilir enerji üretimindeki hızlı artış olmasaydı, emisyonlarda daha da fazla artış görebilirdik.’ dedi.
EEA’nın verilerine göre AB’de yenilenebilir enerji üretimi 2010 yılında yüzde 12.7 arttı. Buna rağmen doğalgaz kullanımında da artış kaydedildi. Dünya çapında doğalgaz üretiminde yaşanan artışa bağlı olarak 2010’da doğalgaz tüketimi yüzde 7.4 oranında arttı. Doğalgaz, kömür yerine kullanıldığında emisyonların azaltılmasına katkı sağlasa da, yine de bir fosil yakıt olarak emisyon kaynağı.
İngiliz Guardian gazetesi AB’nin, doğalgazı ‘düşük emisyonlu’ bir yakıt olarak öne çıkararak, yenilenebilir enerjiye ayrılmış finans kaynaklarının doğalgaza yönlendirilmesini sağlamayı planladığını yazdı.
2010’da AB’deki emisyonlardaki artışta önemli rolü olan unsurlardan biri de soğuk geçen kış oldu. Yenilenebilir enerjinin ısınmada kullanımı, fosil yakıtlara kıyasla oldukça zor bir yöntem olarak ortaya çıkıyor.
Karayolu ulaşımından kaynaklanan emisyonlar ise 2010 yılında düşüş gösterdi.
EEA’nın verilerine göre sera gazlarındaki artışın yarısından fazlası Almanya, Polonya ve İngiltere’den kaynaklandı.
2010 yılındaki geçici iyileşmenin ardından emisyonda artış eğilimi tersine dönebilir.