ABD ordusu yenilenebilir enerji gücünü artırırıyor

ABD ordusunun 2025’te 3.2 GW’lık kurulu güce ulaşacağı tahmin ediliyor

27 Şubat 2013

Yıllık ortalama 3.8 milyar kilovat-saat elektrik ve 120 milyon varil petrol tüketimi için yılda 20 milyar dolarlık harcama yapan, dünyanın en büyük enerji tüketicisi ABD Savunma Bakanlığı’nın yenilenebilir enerji alanındaki hedefleri konusunda bir çalışma yayınlandı.

Araştırma kuruluşu Pike Research tarafından yayınlanan çalışmada ABD Kara, Hava ve Deniz kuvvetlerinin her birinin 2025’de 1 GW’lık yenilenebilir enerji kurulu gücüne ulaşma hedefi bulunduğu hatırlatılırken, kuvvetlerin bu güce çok büyük ihtimalle ulaşabileceği belirtiliyor.

Çalışmada ABD ordusunun halihazırda yenilenebilir enerjide 800 MW olan kurulu gücünün 2025’e kadar dört kat artarak 3,200 MW’a  çıkabileceği ifade ediliyor.

ABD ordusu gerek petrol ihtiyacını karşılamada istikrarsız Orta Doğu bölgesine olan bağımlılığını azaltmak gerek ise deniz aşırı askeri operasyonlarındaki lojistik sorunlarını gidermek için uzun zamandır yenilenebilir enerji kaynaklarının kullanımını arttırma üzerine çalışmalar yürütüyor.

Bu alandaki çabalar deniz kuvvetleri askerlerinin katıldıkları açık arazilerdeki operasyonları süresince ihtiyaçları olan elektriği üretmeleri için sırt çantalarında esnek fotovoltaik paneller bulundurmalarından, dünya yörüngesine güneş enerjisi panelleri yerleştirilerek üretilecek elektriğin herhangi bir alana iletilmesini sağlayabilecek teknolojinin geliştirilmesine kadar farklı alanları kapsıyor.

ABD Ordusu Çevre Politikası Enstitüsü tarafından 2009 yılında yayınlanan bir raporda ise özellikle Afganistan gibi zorlu bölgelerde birliklerin ihtiyacı olan yakıtların ulaştırılmasının maliyetinin galon başına 400 dolara kadar ulaşabildiği ve her 24 nakliye işleminden birinde ölüme yol açan saldırı ile karşılabildiği belirtilirken özellikle biyo yakıt alanında çalışmaların artırılması öneriliyordu.

Uzmanlara göre ABD ordusunun yenilenebilir enerji alanındaki bazı yatırım kararlarının, doğası gereği ekonomik kaygılardan uzak olarak gerçekleşecek olması ülkede temiz enerji alanında bazı yenilikçi teknolojilerin geliştirilmesine de katkı sunabilecek.