50’inci madde önerisi geri çekildi
Düzenleme yükümlülüklerini yerine getirmeyen santrallere 2,5 yıl ek hak tanıyordu
Çevre mevzuatı gereğince yapmakla yükümlü oldukları filtre ve baca yatırımlarını yerine getirmeyen kömürlü termik santrallere 2,5 yıllık ek süre tanıyan kanun önerisi torba yasa metninden çıkarıldı.
Dün TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’nda yapılan görüşmelerde AK Parti milletvekili Uğur Aydemir’in ”7193 sayılı Dijital Hizmet Vergisi İle Bazı Kanunlarda ve 375 Sayılı Kanun Hükmünde Kararnamede Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun” metnindeki 50’inci maddenin çıkarılması için verdiği önerge kabul edildi.
Bununla birlikte İyi Parti milletvekilleri Durmuş Yılmaz ve İsmail Tatlıoğlu’nun santrallere 31.12.2019 tarihine kadar filtre takılması, takılmadığı halde kapatılması önergesi ise reddedildi.
Komisyonda milletvekillerine bilgi veren Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakan Yardımcısı Abdullah Tancan düzenlemenin 10 santrali ilgilendirdiğini, bu santrallerde gerekli yatırımların çeşitli aşamalarda bulunduğunu söyledi.
Tancan bu santrallerin 1 Ocak 2020 tarihinde Geçici Faaliyet Belgeleri’nin olmaları halinde faaliyetlerine devam edecekleri, bu belgeleri olduğu halde emisyon değerlerini karşılamayanlara çevre mevzuatı uyarınca idari para cezası verileceği ve süre tanınacağı, bu belgelerin olmadığı, filtre ve emisyon ölçüm cihazlarının fiziki olarak bulunmadığı durumda ise süre verilmeden santrallerin derhal kapatılacağını, bu yatırımların tamamlandığı durumda ise faaliyetlerine devam edebileceklerini sözlerine ekledi.
”Önemli olan, emre amade güç ne kadar?”
Bakan Yardımcısı Tancan milletvekillerinin Türkiye’nin kurulu gücünün ihtiyaçtan fazla olduğu konusundaki değerlendirmelerini ise şu şekilde cevapladı;
”Bir vekilimiz, yeteri kadar kurulu gücümüz var dolayısıyla bu santrallerin kapatılmış olmasından kaynaklı olarak bir sorun yaşanmayacağını ifade etti.
Yine, şunu da bilgi sahibi olunması açısından vurgulamak istiyorum: TEİAŞ’ın kaynaklarından baktığını ifade etti. Doğrudur, hatta şu anda 90 bin megavatlık kurulu gücümüz var. Ancak “kurulu güç” kavramı ayrı bir şey, “emre amade olma“ kavramı ayrı bir şey.
Mesela, 100 megavatlık bir santral, rüzgâr santrali kurarsınız o belli zamanlarda, yılın çok nadir anlarında maksimum ulaşabileceği kapasiteyi ifade eder. Belli bir kapasite kullanma faktörü vardır. Bu, rüzgârlarda yüzde 30’lardadır, 40’lardadır yerine göre. O 100 megavatlık santral neticede size 40 megavatlık bir güç verir. Yine, kanal tipi hidroelektrik santralleri düşünün, onlar o andaki maksimum su gelirine göre dizayn edilir, atıyorum, 40 megavatlık bir santral kurulur, o maksimum su geliri olduğu zaman 40 megavat çalışır, icabında suyun olmadığı zamanlarda 2 megavata, 3 megavata düşebilir ki nitekim öyle olur.
Onun için, kurulu güç hiçbir zaman sizi yanıltmasın, o başka bir kavramdır. Önemli olan, emre amade güç ne kadar, ona bakmak lazım.”