250 HES inşaatı denetim yapılmadan devam ediyor

Adana Kozan’da yaşanan baraj faciası, hidroelektrik santrallerindeki denetim boşluğunu gözler önüne serdi.

29 Şubat 2012

Zaman – İsmail Altunsoy

Orman ve Su İşleri Bakanlığı ve sektör kaynaklarından alınan bilgiye göre, Danıştay’ın yönetmenliği iptal etmesi sebebiyle 250 civarında HES projesi inşaatı, herhangi bir denetime tabi tutulmadan devam ediyor. Yaklaşık 15 milyar doları bulan yatırımların tamamen kontrolsüz bir şekilde devam ettiğine işaret eden aynı kaynaklar, bir an önce ilgili yönetmeliğin yürürlüğe konularak proje ve inşaat denetimlerinin sıkı bir şekilde yapılması gerektiğini kaydetti. Aynı kaynakların verdiği bilgiye göre, bazı büyük firmalar maliyetleri düşürmek için kâğıt üzerinde kendi denetim firmalarını kuruyor. Devlet Su İşleri (DSİ), bu tür suiistimallerin önüne geçmek için Hidrolik Enerji Dairesi Başkanlığı’nı kurdu ve yakında faaliyete geçecek.

Devlet Su İşleri, mikro HES’ler dahil nehir tipi santralleri denetlemek için Su Yapıları Denetim Hizmetleri Yönetmeliği yayımlamıştı. Yönetmelikle birlikte daha önce DSİ’nin bedelsiz yaptığı denetim hizmetlerini özel şirketler ücretli yapmaya başladı. Özel Su Yapıları Yetkili Denetim Firmaları’nın (SYDF) denetimlerinin küçük santrallere ciddi maliyet getireceği gerekçesiyle yönetmelik, yatırımcıların tepkisini çekti. DSİ yetkilileri ise denetimlerde yüksek fiyatlara izin verilmeyeceğini açıkladı. Ancak Danıştay, mühendislik meslek grupları arasındaki dengesizlik ve Devlet Su İşleri’nin kontrol yetkisini özel firmalara devredemeyeceği gerekçeleriyle yönetmeliğin yürürlüğünü durdurdu. Bu karar üzerine sektörde denetim boşluğu meydana geldi.

Sabancı Grubu projelerinden Kozan Köprü Barajı ve HES inşaatında dipsavak kapağının patlaması sonucu meydana gelen kazada 10 kişi hayatını kaybederken, 90 milyon metreküp su boşa aktı. Bakanlık ve sektör kaynaklarından alınan bilgiye göre barajdaki patlamayla boşalan suyun çok daha fazla kayıplara yol açmasını, 125 milyon metreküp kapasiteli Özlüce Barajı önledi. Bakanlık kaynakları, “Özlüce Barajı olmasaydı çok daha vahim sonuçlar yaşanabilirdi.” değerlendirmesini yaptı.