2035 HES hedefi yukarı yönde revize edilmeli
HESİAD Başkanı Güven, 2035’te 35 MW’lık güç hedefinin yukarı yönlü revize edilmesi gerektiğini söyledi
Hidroelektrik Santralleri Sanayi İş İnsanları Derneği Başkanı Elvan Tuğsuz Güven “Türkiye Barajları ve Hidroelektrik Santralleri Zirvesi” açılışında yaptığı konuşmada “Yenilenebilir Enerjide 2035 Yol Haritası” kapsamında belirlenen hidroelektrik kurulu güç hedefinin yukarı yönlü revize edilmesi çağrısında bulundu.
Elvan Tuğsuz Güven konuşmasında Türkiye’nin Kasım 2024 yılı itibarıyla hidroelektrik kurulu gücünün 32 bin 203 MW olduğuna ve son 20 yılda yılda ortalama olarak 1.000 MW’lık bir HES kurulu gücünün devreye alındığına dikkat çekerken, sektörün gelecek 11 yılda 11 bin MW’lık yeni gücü devreye alabileceğine vurgu yaptı.
Yeni açıklanan 2035 yılı hedefinde, hidroelektrik alanı için 35 bin MW’lık HES kurulu gücü olduğuna da dikkat çeken Güven bu konuda şunları söyledi;
DSİ verilerine göre hidroelektrikte ülkemizde halen toplam 180 bin Gigavatsaatlik teknik ve ekonomik fizibilitesi olan, yatırım yapılabilir bir hidroelektrik potansiyeli bulunuyor. Bu açıdan, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığımızın kısa bir süre önce açıkladığı “2035’te toplam 35 bin MW’lık HES kurulu gücüne ulaşma” hedefinin, mevcut potansiyelimiz ve güncel gelişmeler doğrultusunda yukarı yönde revize edilmesi gerektiğine inanıyoruz. Cari açığı önleme gerekliliğimiz ve 2035’te yenilenebilir enerji ihracatçısı olma hedefleri göz önünde bulundurulduğunda, HES’lere yatırım yapmak ve bu alandaki gelişmeleri desteklemek, enerji arz güvenliğimiz ve sürdürülebilir kalkınmamız için kritik önem taşıyor.
HESİAD Başkanı Güven konuşmasında, HESİAD’ın Türkiye’nin yenilenebilir enerji sektöründeki ilk sivil toplum kuruluşu olduğunu ve 24 yıllık tarihinde ilk kez bu şekilde kapsamlı bir etlinliğe Devlet Su İşleri ve SU-EN’in destekleri ile ev sahipliği yaptığını söyledi.
Gücen zirveyi düzenlemekteki amaçları olarak da ürettiği enerjiyle Türkiye’nin kalkınma hamlelerinin ‘bel kemiğini’ oluşturan kıymetli bir sektör olarak tanımladığı hidroelektrik sektörünün, Türkiye’nin ekonomik gereklilikleri, 2035 yılında enerji ihracatçısı olma ile emisyon hedeflerine paralel olarak Türkiye’ye nasıl faydalar sağlayabileceğini ortaya koymak ve sektörde ‘hibrit’, pompaj depolama’, ‘havza su yönetimi’ başlıklarında iyi modellerin nasıl hızla yaygınlaştırılabileceğinin, bu alanlardaki yatırımların neden ve nasıl hızlandırılması gerektiğini, hem sektör paydaşlarına hem de geniş kitlelere anlatmak olarak sıraladı.
Konuşmasında HESİAD’ın hedeflerine de vurgu yapan Elvan Tuğsuz Güven şunları kaydetti;
Biz HESİAD olarak sektörümüzü güçlendirmek adına bu kapsayıcılığımızı artırma yolunda yoğun bir şekilde çalışıyoruz. Gönüllülük anlayışı ile çalışan özel sektör temsilcileri olarak ilgili düzenleyici kuruluşlarla sürekli temaslarımızı sürdürüyoruz. Stratejik varlığımız olan hidrolik gücümüz ile ilgili hedefleri verilerle ortaya koymak; suyu tarım, tüketim ve enerji üretiminde nasıl daha verimli kullanabileceğimize katkı sağlamak, ve ülkemizin atıl kalmış hidroelektrik kapasitesinin yine tüm regülatif ve çevresel gereklilikler gözetilerek hayata geçirilmesinde görev almak en önemli hedeflerimiz arasında.
HES’ler sürdürülebilir ve kesintisiz enerji tedariğinin bel kemiğini oluşturuyor
Konuşmasında su’yun bir yaşam kaynağı olduğuna dikkat çeken Güven, bu kaynağın aynı zamanda yenilenebilir enerji kaynakları arasında da planlı ve regüle olarak kullanılabilen ilk kaynak olduğuna dikkat çeken Güven, HES’leri, Türkiye’nin enerji arz güvenliği açısından sürdürülebilir ve kesintisiz enerji tedariğinin bel kemiğini oluşturduğunu ifade etti.
Türkiye’nin Kasım ayı sonu itibariyle 32 bin 203 MW olan HES kurulu gücünde özel sektörün payının 28 milyar dolar yatırım ile hayata geçen 16.057 MW gücündeki santrallerden oluştuğunu da hatırlatan Güven sektörün yan sektörlerle birlikte 30 bin kişiye istihdam sağladığı bilgisini verirken, sözlerini şu şekilde sürdürdü;
Toplam elektrik üretimine baktığımızda 2024 yılı Aralık verileri de dahil yaklaşık olarak hidroelektrik santrallerin 70 bin 304 Gigavatsaatle ülkemiz elektrik üretimine %22,90 oranında katkı sağladığını görüyoruz, hidroelektrik üretiminin yenilenebilir enerji kaynakları arasındaki oranı ise %49 seviyesinde. Bu üretimle, 2024 yılı için enerji ithalatımızın %23 oranında azaltılmasını sağlamış durumdayız.