Ankara’da iklim değişikliğinin güvenlik boyutu tartışıldı

Etkinlikte Türk ve Alman uzmanlar katılımı ile yuvarlak masa toplantıları gerçekleştirildi

11 Haziran 2015

Bilkent Üniversitesi’nde “Türkiye’de İklim Değişikliği ve Güvenlik: Tehditler ve Fırsatlar” başlıklı bir yuvarlak masa toplantısı  gerçekleştirildiği bildirildi.
Sabancı Üniversitesi İklim Politikaları Merkezi’nin internet sitesinde yapılan açıklamaya göre 28-29 Mayıs 2015 tarihlerinde gerçekleşen toplantı Bilkent Üniversitesi İktisadi, İdari ve Sosyal Bilimler Fakültesi, İstanbul Politikalar Merkezi – Sabancı Üniversitesi – Stiftung Mercator Girişimi ve IOM (Uluslararası Göç Örgütü) Türkiye ofisinin ortaklığında gerçekleşti ve küresel iklim değişikliğinin Türkiye’ye güvenlik ve göç gibi alanlar üzerinden etkisi tartışıldı.

Açıklamaya göre Almanya Federal Cumhuriyeti Dışişleri Bakanlığı’nın Klimafonds fonuyla desteklenen etkinlikliğin katılımları arasında Türkiye ve Almanya’dan üniversite, kamu kurumları, sivil toplum kuruluşları ve uluslararası kuruluş temsilcileri yer aldı.

Etkinliğin ilk gününde konuşma yapan Hamburg Üniversitesi’nden  Prof. Dr. Jurgen Scheffran Doğu Akdeniz’de iklim değişikliği kaynaklı olarak oluşabilecek çatışma ve güvenlik konularına dikkat çekerek, iklim değişikliğinin özellikle gıda, su, enerji güvenliği ve göç gibi alanlarda yaratabileceği risklere vurgu yaptı. Aynı oturumun diğer konuşmacısı MEF Üniversitesi’nden Prof. Dr. Ayşegül Kibaroğlu ise iklim değişikliğinin Türkiye ve çevresindeki ulusal ve sınır-aşan sular üzerindeki etkilerinden bahsederken, iklim değişikliği gibi yeni tehditlerin işbirliğine dayanan yeni politika cevaplarına ihtiyaç oluşturdupuna vurgu yaptı.

Etkinliğin ikinci günündeki oturumda konuşan  Boğaziçi Üniversitesi’nden Yrd. Doç. Dr. Zeynep Kadirbeyoğlu ise küresel gıda piyasalarındaki dalgalanmalar ve artan iklim belirsizliklerinin sebep olduğu çifte güvensizliklerim Türkiye’de gıda egemenliğine dair riskler taşımakta olduğunu kaydetti.

Türkiye’de iklim değişikliğinin olası sonuçları konusunda derinleşen tartışmalar ikinci günde her iki ülkeden uzmanlarla gıda, su, enerji ve göç konularına eğildi. Boğaziçi Üniversitesi’nden Yrd. Doç. Dr. Zeynep Kadirbeyoğlu’nun dikkat çektiği gibi küresel gıda piyasalarındaki dalgalanmalar ve artan iklim belirsizliklerinin sebep olduğu çifte güvensizlikler Türkiye’de gıda egemenliğine dair riskler taşımakta.

Uluslararası Göç Örgütü (IOM) uzmanlarından Daria Mokhnacheva ise ürkiye’ye gelen Suriyeli göçmenler ekseninde sınır içi ve sınır-ötesi göç hareketleri ile ilgili yaptığı konuşmasında IOM’in göç, çevre ve iklim değişikliği ilişkisi üzerine küresel çalışmalarıyla ilgili bilgi verdi.

Türk-Alman uzmanları bir araya getiren bu etkinliğin ikinci ayağı bu yılın Ekim ayında Berlin’de gerçekleştirilecek. Türkiye ve Almanya arasında akademisyenler ve politika yapıcıları bir araya getirerek politika-yapım sürecine destek vermeyi amaçlayan bu diyaloğun politika notları, ortak bir web sitesi ve bir akademik derleme yayın ile devam edecek.