Akdeniz’i en çok Türkiye kirletiyor

WWF çalışmasına göre Akdeniz’deki kirlilik hem deniz canlılarını, hem insan sağlığını tehdit ediyor

8 Haziran 2018

WWF çalışmasına göre Akdeniz’deki kirlilik hem deniz canlılarını, hem insan sağlığını tehdit ediyor

WWF (Dünya Doğayı Koruma Vakfı) Akdeniz’deki kirliliğin ulaştığı seviye hakkında çok çarpıcı sonuçlar ortaya koyan bir rapor hazırladı.

8 Haziran, Dünya Okyanus Günü’nde yayınlanacak “Plastik Kapanından Çıkış: Akdeniz’i Plastik Kirliliğinden Kurtarmak” başlıklı rapor Akdeniz’i en fazla kirleten ülkenin Türkiye olduğunu ortaya koyuyor.

WWF’nin basın açıklamasındaki bilgilere göre Akdeniz’deki kirlilik ulaştığı boyutla hem doğrudan 134 farklı türdeki deniz canlısını hem de dolaylı olarak insan sağlığını tehdit ediyor.

Türkiye ise Akdeniz’i en fazla kirleten ülke konumunda bulunuyor.

Kirliliğin yüzde 95’i plastik atıklar

Açıklamadaki bilgilere göre Akdeniz’deki kirliliğin yüzde 95’i plastik atıklardan oluşuyor. Halihazırda da Akdeniz’de bir kilometre karede 5 milimetreden küçük 1,25 milyon plastik parça bulunuyor.

Torba, sigara izmariti, balon, şişe, şişe kapağı veya pipet gibi büyük plastik atıklar fok ve deniz kaplumbağası gibi büyük canlıların yaralanarak veya boğularak ölmesine neden oluyor.

Küçük plastik atıklar ise deniz canlıları tarafından yutularak sindiriliyor ve besin zinciri içinde insanlara kadar ulaşarak toplum sağlığını da tehdit ediyor.

Hayvanlara en çok zarar veren plastik atıkların yüzde 65’ini ise denize bırakılan misinalar oluşturuyor.

Bununla birlikte plastik atıkların büyük çoğunluğu biyoçözünür olmadıkları için binlerce yıl varan sürede denizlerde kirlilik yaratmaya devam ediyor.Bu süreler de sigari izmariti için 5 yıl, plastik torba için 20 yıl, plastik pardak için 50 yıl ve misina için 600 yıl.

En çok plastik atık Türkiye’den

Rapora göre Avrupa Çin’den sonra dünyada en fazla plastik üretilen bölge; burada üretilen 27 milyon ton plastiğin sadece üçte biri dönüştürülebiliyor.

Akdeniz’e en çok plastik atık ise günde 144 ton ile Türkiye’den atılıyor.

İkinci sırada 126 ton ile İspanya, üçüncü sırada 90 ton ile İtalya geliyor. Mısır 77 ton ile sıralamada dördüncü ve Fransa 66 ton ile beşinci sırada geliyor.

Akdeniz kıyılarını ziyaret eden turistler ise atıkların her yıl yüzde 40 artmasına neden oluyor.

”2018’i ‘Plastik Yılı’ ilan ettik”

Çalışma ile ilgili açıklamada WWF-Türkiye Yönetim Kurulu Başkanı Uğur Bayar şunları kaydetti;

“Plastik atıklar bugün çevre üzerinde hasara yol açıyor ve doğal hayatı öldürüyor. Sadece Akdeniz’de değil tüm dünyada insanlığın bugün karşı karşıya kaldığı en büyük çevre sorunlarından biri plastik atıkların yarattığı tehlikedir. Bu sorun ancak tüm paydaşların el ele vermesi ve ortak bir çalışma içine girmesiyle çözülebilir. WWF tüm dünyada bunu gerçekleştirmek için çalışıyor, paydaşları bir araya getiriyor ve değişimin öncülüğünü yapıyor. Bu, zihinlerde başlayarak davranışlara yansıyan bir değişim olacaktır. Bu yönde tüm dünyada aktif bir şekilde çalışmaya devam edeceğiz. Bunun için de WWF-Türkiye olarak 2018’i ‘Plastik Yılı’ ilan ettik. Üretici ayağında çevre dostu üretimin artması ve önündeki engellerin kalkmasını, tüketici ayağında daha sorumlu ve bilinçli tüketimi, geri dönüşüm ayağında ise belediye işbirlikleriyle sistemin geliştirilmesini hedefliyoruz.”

”Akdeniz’in plastikte boğulmasına izin veremeyiz.”

WWF-Türkiye Genel Müdürü Aslı Pasinli ise raporla ilgili şu değerlendirmeyi yaptı;

“Aslında Akdeniz’deki plastik kirliliğinin etkileri tüm dünyada hissediliyor ve hem doğaya, hem de insan sağlığına zarar veriyor. Giderek kötüleşen plastik kirliliği, turizmi ve deniz ürünleriyle bilinen Akdeniz’in bu konumunu yok ettiği gibi, geçimlerini bu sektörlerden sağlayan toplulukları da tehdit ediyor. Bu kirlilik Akdeniz’in sağlığının ne denli bozulduğunu gösteriyor ve gerçek anlamda harekete geçilmesi için bir alarm işareti olarak kabul edilmelidir. Akdeniz’deki kirliliğe ciddi ölçeklerde katkıda bulunan Türkiye’nin bu alanda durumu iyileştirecek adımları ivedilikle atması gerekiyor. Akdeniz’in plastikte boğulmasına izin veremeyiz.”